banner194

08.08.2022, 18:00

CHP Eskişehir il yönetimindeki krizin perde arkası

CHP Eskişehir İl Başkanlığı’nın yönetim kademesinde değişiklikler yaşanmıştı. İl Sekreteri Gökhan Açıker ile Örgütten Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Kazım Durur görevden alınmıştı. Açıker’in yerine Yaprak Eryılmaz, Durur’un yerine ise Erdal Çakıcıer görevlendirilmişti.

Sağlı Sollu Haber, bu haberi, 29 Temmuz 2022’de saat 18.20’de okurlarına duyurmuştu. Olayın üzerinden tam 10 gün geçti. Bu süre zarfında pek çok görüş kamuoyuyla paylaşılırken, çeşitli iddialar da gündeme geldi.

*

Görevden almaların gerçekleştiği günden bugüne kadar konuya ilişkin hiç kalem oynatmadım, biraz havayı koklamak ve perde gerisinde ne olup bittiğini öğrenmek istedim.

Bu noktada, gelen bilgileri not aldım…

*

Pek çok kişi aradı; arayanların her kanattan olduğunu söyleyebilirim.

Ben de şimdi, aldığım o bilgileri, maddeler halinde ve ‘o kişilerin ağzından’ siz değerli okurlarımıza hiçbir yorum katmadan aktaracağım.

*

YETKİSİ VARKEN NEDEN KARAR DEFTERİNE İŞLEDİ?

- “Recep Taşel kendi yetkisini kullanıp iki kişiyi görevden aldı. Yerlerine de iki isim atadı. Daha sonra gerek olmadığı halde şahsi kararını yönetim kurulu kararı olarak göstermek için karar defterine yazdı ve yöneticilerin imzalamasını istedi. Yöneticiler buna gerek olmadığını ifade etse de Recep Taşel ısrarcı oldu. Sonuçta görevden almalar karar defterine yazıldı. Paşa Baydar, Kazım Durur ve Halil Sarıgöz muhalefet şerhi koydu. Gökhan Açıker ise ‘yetki il başkanının, görevden aldıysa itiraz etmem’ diyerek onay imzası attı.”

PAŞA BAYDAR İL BAŞKANI MI OLMAK İSTİYOR?

- Recep Taşel’in bize anlattığı kadarıyla, iki ismi görevden almasının nedeni, yönetim içerisinde kendisine karşı muhalefet oluşması ve bu nedenle meydana gelen güven ve uyum sorunu. İl Saymanı Paşa Baydar’ın öncülüğünde il yönetimine karşı alternatif bir yapı oluşturulmaya çalışılıyormuş. Paşa Baydar il başkanı olmak istiyormuş. Recep Taşel’in görevden aldığı iki isim de Paşa Baydar’a destek veriyormuş. Yönetim Kurulu toplantılarında da bu isimler Recep Taşel’e iyiden iyiye muhalefet edince, Taşel iki ismi görevden almış. Ama anlayamadığım nokta şu, Paşa Baydar neden görevden alınmamış? Bir anlayamadığım nokta da Recep Taşel, Örgütten Sorumlu İl Başkan Yardımcılığı görevinden aldığı Kazım Durur’a Yerel Yönetimlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcılığı görevi teklifinde bulunmuş, Durur ise bu teklifi kabul etmemiş. Şimdi bir güven ve uyum sorunu varsa ve o nedenle Durur görevden alınmışsa, niçin Yerel Yönetimlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcılığı görevi teklif edilir ki?”

ERDAL ÇAKICIER OLAĞANÜSTÜ KONGRE İSTEDİ Mİ?

- Partinin yönetim kademesinde kriz çıkınca, Erdal Çakıcıer devreye girerek olağanüstü kongre yapılmasını önermiş, söz konusu krizin olağanüstü kongre yapılarak çözülebileceğini savunmuş. Ancak Recep Taşel, bu isteğin, Paşa Baydar, Gökhan Açıker ve Kazım Durur’un isteği olduğu algısını yaratmaya çalışıyor. Öte yandan, olağanüstü kongre önerisi Erdal Çakıcıer’den geldiyse, Çakıcıer niçin Örgütten Sorumlu İl Başkan Yardımcılığı görevine getirildi? Şimdi bir de Recep Taşel iki yöneticinin görevlerini elinden alıyor, Paşa Baydar’ın ise enteresandır görevi devam ediyor ve Baydar, saymanlık gibi stratejik bir konumda bulunuyor. Ancak yetkileri elinden alınan iki kişi hala yönetici ve söz hakları var. Şimdi bu hamle ile güven bunalımı çözülmüş mü oluyor?”

SEÇİLMİŞ Mİ SEÇTİRİLMİŞ Mİ?

-İl Yönetimi içerisinde bir kriz olduğu çok açık. Zaten kimse bu krizi, anlaşmazlığı, güven ve uyum sorununu inkar etmiyor. Öyle ki Recep Taşel bile inkar etmiyor. Bunun nedenleri var. Bir kere yöneticiler, sahada daha çok olmak istiyorlar. Mesele, dikkat ettiniz mi bilmiyorum, Muhasebeciler Odası ile İnşaat Mühendisleri Odası’na yapılan resmi ziyaretlerde Recep Taşel var mıydı? Olmadığı gibi giden yöneticilere de ‘ne gerek var niye gittiniz’ diye serzenişte bulunmuş. Atışkan işçileri haftalardır grevde. Olay Türkiye gündemine oturdu. Gitmeyen parti, milletvekili, sendika, sivil toplum kuruluşu lideri kalmadı. Recep Taşel niçin gitmedi, bunu hiç düşündünüz mü, niçin destek vermedi? Kemal Kılıçdaroğlu ‘işçinin sorununu biz çözeceğiz’ derken Recep Taşel niçin bunun aksi davranıyor? İşin daha ilginç yanı, Atışkan grevinde işçilere desteğe giden yöneticilere ‘neden gittiniz’ diyerek serzenişte bulunuyor. Ama aynı yöneticiler, gidilmesi gerektiğini Recep Taşel’e defalarca söylediler ama Taşel kulak asmadı. Bir de giden yöneticilere ‘ben seçilmiş il başkanıyım, iki başlılık istemem, ben gitmiyorsam kimse gidemez’ diyor. Yöneticiler de Taşel’e, ‘biz de seçilmiş il yöneticileriyiz, bizim de partimize karşı sorumluluklarımız var ve partiyi her koşulda temsil etmek görevimizdir’ diyerek savunma yapıyorlar. Buna rağmen yöneticiler yine İl Başkanı Recep Taşel’i koruyor. Çünkü Taşel bir yere gitmediği zaman insanlar soruyor: Recep Taşel nerede? İl yöneticileri de soranlara, ‘hasta, ani gelişen bir program çıktı, önceden bir programı vardı oraya gitti, hepinize selamlarını iletti’ gibi laflar diyorlar. Burada başka bir konu daha var. Seçilmiş il başkanıyım diyor. Bence seçtirilmiş il başkanı. Seçtirilmiş yöneticiler. Kazım Kurt seçtirmedi mi hepsini?”

İL BAŞKANININ KÜSMESİ DOĞRU MU?

-Siz gazetecisiniz, fark etmediniz mi, (burada bana eleştiri yapıyor) Kaymaz’da bir çevre olayı yaşandı. CHP’li isimler oraya gitti, kitle örgütlerinin liderleri oraya gitti. Recep Taşel böyle bir olayın içinde olmayacak da nerede olacak? Hatta Jale Nur Süllü ile Nuray Akçasoy’a saldırdılar, hakaret ettiler. Recep Taşel’in ciddi bir tavır koyduğunu gördünüz mü? En son Cemevlerine saldırılar yaşandı. Eskişehir’de herkes olayı kınadı, lanetledi, protesto etti, Cemevine gitti, destek verdiklerini söyledi. CHP’nin il başkanı bu olayda da tavır koymadı. Sonra da yöneticiler tavır koyduğunda il başkanının küsmesi doğru mu?”

KEMAL KILIÇDAROĞLU ESKİŞEHİR ÖRGÜTÜ İLE İLGİLİ NE DEDİ?

- Bakın size çok trajik bir olay anlatayım. İl Başkanlığı, heyet olarak Kemal Kılıçdaroğlu’na ziyaret gerçekleştiriyor. Kılıçdaroğlu ziyaret sırasında, ‘duyduğuma göre Eskişehir örgütü uyuyormuş’ diyor. Yöneticiler Kılıçdaroğlu’nun bu çıkışına çok bozuluyor. Görüşmeden sonra da Recep Taşel’e çalışma temposunu arttırmayı, kamuoyunda görünür olmayı öneriyorlar. Taşel ise bunun karşısında ‘neden büyütüyorsunuz, Genel Başkan espri yaptı’ diyerek konuyu geçiştirmeye çalışıyor. Yahu Kılıçdaroğlu senin asker arkadaşın mı da böyle resmi bir ortamda espri yapacak?”

BÖYLE RÜŞT İSPATI OLUR MU?

-Recep Taşel yaptığı son hareketiyle birlikte yakın çevresine artık rüştünü ispat ettiğini söylüyor. Ben buna katılmıyorum. Şimdi bakın Arif Bey, benim söylediklerim gizli bilgi değil. İşi bilen partilileri bırakın artık az çok siyasetten anlayan herkes bunları biliyor. Bakın Tepebaşı ilçe örgütü bir etkinlik yapıyor, il başkanının haberi yok, dolayısıyla izni de yok. Odunpazarı ilçe örgütü bir program yapıyor, il başkanının haberi yok, dolayısıyla yine izni de yok. Kadınlar Ankara’ya Genel Merkeze gidiyor, il başkanının haberi yok. Dış ilçe başkanları Ankara’ya Genel Merkeze gidiyor, il başkanı ile ilgili bilgiler veriyor, il başkanının haberi yok. Daha söyleyeceğim çok şey var da…. Neyse… Bakın dış ilçe ve merkez ilçe başkanlarını bir araya getirdiğini gördünüz mü? Aylık toplantı yapılır, politika belirlenir. Hele ki seçim sürecinde böyle bir dağınıklık olur mu? Böyle rüşt ispatı olur mu Allah aşkına? Yahu daha il başkanlığının sekreteri yok. Odunpazarı ile Tepebaşı İlçe Başkanlıklarının kadrolu maaşlı sekreteri var ve işler profesyonel olarak yürütülüyor. Koca İl Başkanlığında bir çaycı dışında başka kimse yok, sekreteri gönderdiler şimdi de yenisini alamıyorlar, sekreter bir parti için önemlidir, böyle bir zafiyet olur mu?”

RECEP TAŞEL CHP MECLİS GRUBUNUN BAŞKANI DEĞİL Mİ?

-Bakın İl Başkanı, aynı zamanda Büyükşehir Belediyesi’nin meclis grup başkanı demektir. Ama Recep Taşel göreve geleli üç yıl oldu, başkanı olduğu CHP meclis grubunu bir kere olsun toplayamadı. Doğru olan her meclis toplantısı öncesi CHP grubu il başkanının başkanlığında toplanır, parti politikalarına uygun bir şekilde karar alır, görüş alışverişinde bulunur. Bakın İstanbul Büyükşehir Belediyesine, bu işi nasıl yapıyor? Bakın Ankara’ya bu işi nasıl yapıyor? Bakın İzmir’e… Ama Eskişehir’de bu yapılamadı. Bırakın yapılmayı, il başkanına, CHP’nin meclis üyelerini say deseniz sayamaz hepsini. Çünkü çoğuyla hiç görüşmemiş, fikir alışverişi yapmamış ki. Meclis üyeleri de bir şey sorup bilgi vermiyor zaten, o da ayrı bir konu. Bakın, daha yeni su zammı krizi yaşandı mecliste. CHP grubundan üç kişi, Kazım Kurt bu işin başını çekiyor, zamma ret oyu verdi. Yani AK Parti’nin grup kararıyla aynı şekilde hareket ettiler. Recep Taşel grup başkanı olarak, yani en yetkili isim olarak bu olaya neden müdahale etmedi? Neden herhangi bir açıklama yapmadı ve kamuoyunda partinin tartışılmasını izledi? Şimdi nasıl rüşt ispatı bu? Şimdi siz hayati hiçbir yetkinizi kullanmayın, iki kişiyi görevden alınca rüştümü ispat ettim deyin, olur mu böyle bir şey?”

HEDEFİNDE MİLLETVEKİLLİĞİ Mİ VAR?

- “Recep Taşel’in amacı, üç belediye başkanı, milletvekilleri ve etkili bürokratlarla arayı düzeltip son düzlükte milletvekili adayı olmak. Aslında son hamlesi bunlara işaret ediyor olabilir. Görevden aldığı iki kişinin yerine getirdiği kişilerin profilleri ne anlama geliyor, siyaseten düşünülmesi lazım.”

*

Evet, farklı etkin isimlere yakın olan faklı kişilerin aktardıkları özetle bunlar ve yazımın başında da belirttiğim üzere hiçbir yorum yapmıyorum, değerlendirmeyi siz okurlarımıza bırakıyorum.

Dedim ya, bunlar özet.

Parti kulislerinde bunların haricinde konuşulanlar oldukça fazla.

Bu noktada, dikkat çekici pek çok şey daha olduğunu söylemek zorundayım, ancak şu an için bu aktarımla yetinelim.

Belki ilerleyen günlerde daha detaylı aktarımlarda bulunuruz…

saglisolluhaber.com

Yorumlar (0)
10
açık

Gelişmelerden Haberdar Olun

@