Eskişehir'de sendikalı çalışanlara baskı iddiası!

Tarım Orkam-Sen Bursa Şube Başkanı Fikret Gizir, Tepebaşı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde son günlerde yaşananlar hakkında açıklamalarda bulundu.

GÜNDEM 09.08.2022, 16:09
Eskişehir'de sendikalı çalışanlara baskı iddiası!

Fikret Gizir'in açıklaması şu şekilde: 

"Tepebaşı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünde son günlerde İlçe Müdürü Vekili olarak görev yapmakta olan Zeki Sert’in söylemleriyle iş barışını bozan, örgütlenme özgürlüğünü engellemeye yönelik uygulamalar üyelerimizce sendikamıza bildirilmiştir. Son bir yıl içerisinde sendikamıza üye olan kişiler İlçe Müdürünün odasında sendikamıza neden üye oldukları ile ilgili olarak sorgulanmış, sendikamız aidatları üzerinden aidatlarınız “Neden yüksek, bu aidatlar örgütlere aktarılıyor” denilerek sendikamıza yönelik suçlamalar ve iftiralar atılmıştır. 

Öncelikle bilinmelidir ki sendikaya üye olma ve örgütlenme özgürlüğü başta Türkiye Cumhuriyeti Anayasası olmak üzere imzalanan uluslararası sözleşmeler ve kanunlarla güvence altına alınmıştır. Şöyle ki; 

4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun 14, 16 ve 18. Maddeleri Sendikalara üye olmayı ve üyelikten çekilmeyi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Madde 11:Herkes barışçıl olarak toplanma ve dernek kurma hakkına sahiptir. Bu hak, çıkarlarını korumak amacıyla başkalarıyla birlikte sendikalar kurma ve sendikalara üye olma hakkını, Anayasanın 51. Maddesi çalışanlar kapsamında yer almakla kamu görevlileri de "üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomi ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten çekilme hakkına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz" hakkını güvence altına almıştır. 

Yine 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun değişik 33 25’inci maddesi uyarınca, Kamu görevlilerinin sendikasına, kamu görevlisinin ödeyeceği üyelik ödentilerinin de hangi şartlar ve kurallar dahilinde yapılacağı açıkça belirtilmiştir. 

Türk Ceza Kanunu Madde 118’de; (1) Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 

(2) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. İbaresi bulunmaktadır. 

“Suçu bildirmeme” başlığını taşıyan TCK m. 278 uyarınca; 

“(1) İşlenmekte olan bir suçu yetkili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Hükmüne yer vermiştir. 

Sendika hakkı, demokratik toplumun temeli olan örgütlenme özgürlüğünün bir parçasıdır. Örgütlenme özgürlüğü, bireylerin kendi menfaatlerini korumak için kolektif oluşumlar meydana getirerek bir araya gelebilme özgürlüğüdür. Bu özgürlük, bireylere bir araya gelerek topluluk halinde siyasal, kültürel, sosyal ve ekonomik amaçlarını gerçekleştirmelerine imkân sağlar. Sendika hakkı, çalışanların bireysel ve ortak çıkarlarını korumak amacıyla bir araya gelerek örgütlenebilme serbestisini gerektirmekte olup, bu niteliğiyle örgütlenme özgürlüğünün bir parçası olarak görülmektedir. 

Bu bağlamda yalnızca örgütlenme özgürlüğünü kullanan, bunun Türkiye Cumhuriyeti Kanunları ve imzalanan Uluslararası sözleşmelerle garanti altına alındığını bilen kurum çalışanlarının bu hakkı ilgili İlçe Müdürünce hiçe sayılmış, atmış olduğu iftira ile sendikamızı karalayarak örgütlenme özgürlüğünü engellemeye çalıştığı gibi, söz konusu iftira doğru ise aynı zamanda suçu bildirmeyerek ayrı bir suç daha işlemiştir. İdarenin sendikamıza üye olan çalışma arkadaşlarımıza yönelik ayrımcı tavrı yukarda bahsetmiş olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, ilgili kanunlar ve Uluslararası sözleşmelere aykırılık teşkil etmekte ve bu haklar İlçe Müdürü tarafından hiçe sayılmıştır. 

Bugün ilgili İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü hakkında Tepebaşı Kaymakamlığı ve İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne ayrı ayrı olarak soruşturma açılması için dilekçelerimizi vermiş bulunuyoruz. Sendikal örgütlenmenin, sendika aidatlarının suçmuş gibi değerlendirilmesi anti demokratik bir tutum olduğu kadar, gücünü yasalardan alması gerekenlerin hukuku ayaklar altına alması anlamına gelmektedir. 

Bugün sendikamıza üye olan kamu emekçileri; yıllardır birikmiş sorunlarını çözebilecek tek gücün konfederasyonumuz KESK ve KESK’ e bağlı sendikalar olduğunu görmektedirler. 

KESK’e üye olan kamu emekçilerini tehdit ve baskılarla yıldırmaya çalışanlara, buradan bir kere daha sesleniyoruz bu baskılar bizleri yıldıramaz, bütün baskı ve sindirme politikalarına rağmen, yıllardır savunduğumuz ilke ve değerlerin rehberliğinde fiili ve meşru mücadelesine devam edeceğiz. Tüm kamu emekçilerine sesleniyoruz, kurtuluşumuz haklarımıza sahip çıkmaktan, birlikte mücadele etmekten, bizler için gerçek sendikal mücadele veren sendikalarda örgütlenerek gücümüzü büyütmekten, birlikte yürümekten geçiyor, sizleri KESK’e bağlı sendikalarda örgütlenmeye davet ediyoruz." 

saglisolluhaber.com

Yorumlar (0)
10
açık

Gelişmelerden Haberdar Olun

@