Celalettin Kesikbaş açıkladı: O proje Eskişehir’de karbon salınımını yüzde 16 düşürdü!

Eskişehir Sanayi Odası ‘2021 Dünya Odalar Yarışması’nda SHAREBOX projesiyle finale kalmıştı… Başkan Kesikbaş projeye ilişkin bilinmeyen detayları anlattı…

ÇEVRE 21.12.2021, 14:56 22.12.2021, 16:11
Celalettin Kesikbaş açıkladı: O proje Eskişehir’de karbon salınımını yüzde 16 düşürdü!

ÖZEL HABER

Eskişehir Sanayi Odası (ESO) ‘2021 Dünya Odalar Yarışması’nda SHAREBOX projesiyle finallere kalarak önemli bir başarıya imza atmıştı. Dünyanın dört bir yanından, 33 farklı ülkeden gönderilen yüzlerce proje arasında finale kalmayı başaran ESO, 22-25 Kasım 2021 tarihlerinde Dubai’de gerçekleştirilen finallerde ülkemizi temsil etti. 

SHAREBOX projesi daha önce Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) düzenlediği yarışmada birinci olmuş, ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş birincilik ödülünü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden almıştı.

Sağlı Sollu Haber, SHAREBOX projesinin detaylarını öğrenmek için ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş ile görüştü. 

Finale kalmanın bile fazlasıyla önemli olduğuna vurgu yapan Kesikbaş, ESO’nun projesinin finale kalan dört proje içerisinde en iyisi olduğunu, projesi hayata geçmemesine rağmen ödülün İngiltere’ye gitmesinin ‘güçlü lobicilik faaliyeti’ nedeniyle gerçekleştiğini aktardı. 

İşte, Başkan Kesikbaş’ın söz konusu yarışma ve SHAREBOX projesine ilişkin aktardığı çarpıcı detaylar...

KLASİK GERİ DÖNÜŞÜMÜN ÖTESİNDE BİR PROJE

SHAREBOX projesinin klasik geri dönüşüm işinden çok daha kapsamlı olduğunu ifade eden Kesikbaş, “şimdi proje bir Avrupa Birliği Projesi ve Eskişehir Sanayi Odası da Avrupa Birliği Projesinin önemli bir paydaşı. SHAREBOX projenin adı ve projenin uygulama kısmı Eskişehir Sanayi Odası tarafından gerçekleştiriliyor ve veriler bu projeye Eskişehir Sanayi Odası’ndan gidiyor. Aslında baktığınız zaman bir simbiyoz projesi. Sizin çıkan hammadde atığınız aslında benim hammaddem olabiliyor. Ama biz normal klasik bir dönüşümde neyi ayrıştırıyoruz? Plastik, pet, işte evdeki kağıt, fabrikadaki ne bileyim metal prosesinden çıkan hurdalar... Genel olarak bunları geri dönüşüm dediğimiz tesisler alıyorlar, ayrıştırıyorlar, satıyorlar; ama bu proje onun bir adım üstü. Burada tuğla fabrikasından çıkan kırıklardan tutun da bisküvi fabrikasında çıkan kırıklara kadar, bunun haricinde işte metal prosesinde çıkan metallerin doğru karışımlarla farklı bir görünüm haline getirilmesine kadar ya da tekstilde çıkan kırpıntıların veya tekstil atıklarının alınıp başka bir prosesin hammaddesi haline getirilmesine kadar ya da madencilik sektöründe mesela mermerin küçük küçük parçaları vardır, onların ince toz haline getirilip oradan zemin döşemesi, karo döşemesi, yer döşemesi haline getirilmesine kadar pek çok alanda hammadde olarak kullanabiliyorsunuz. Yani plastik, metal ve demirin haricindeki malzemeler aslında bütünleşik olarak bir geri dönüşüm alt yapısı” dedi. 

PROJE İÇİN ÖZEL YAZILIM GELİŞTİRİLDİ

Proje kapsamında Eskişehir’den yüzlerce firma ile iletişime geçildiğini aktaran Kesikbaş, “bu simbiyoz projesi kapsamında 692 firmayla potansiyel simbiyoz araştırması yapıldı. Her firmanın neredeyse atık olarak ne ürettiği, ne çıkarttığını tespit ettik. Sonra bu 692 firmadan yaklaşık 200 tanesi gerçekten de bu simbiyoz içine katılım sağladılar ve bunların önemli bir kısmına da bu arada eğitimler verildi. Bu işin nasıl yapılacağı tartışıldı ve bu arada bir yazılım geliştirildi. Yazılım adı da SHAREBOX, bütün herkes atıklarını oraya yazıyor. Sizde o atıkların sizin prosesinizde ne şekilde kullanacağız ile ilgili bilgi sahibi oluyorsunuz. Burada şunu söylemek lazım: Burada bir simbiyoz ekosistemi oluşuyor. İşte o süreç içerisinde mesela şu anda bizimle birlikte çalışan prosesin içinde olan çimento fabrikası yaklaşık olarak 50’ye yakın bir firma ile aslında bir ağ geliştirmiş oluyor, aslında kendi simbiyozunu yaratmış oluyor, kendi simbiyotik ilişkisini de yaratmış oluyor. Biz mesela 10 tane firmayla o simbiyotik ilişkiyi yakalıyoruz ve onu devam ettiriyoruz. Böylece orada da bir ekosistem kurgulandırılmış oluyor” ifadelerini kullandı.

BEBKA’DAN 4 MİLYON EURO’LUK DESTEK

SHAREBOX adının verildiği simbiyoz projesini detaylandıran Başkan Kesikbaş, “diyelim ki Susam’dan çıkan kabuk kısmı mesela bazı hayvanlar için yem oluşturuyormuş, doğal olarak firma bunu çöpe atmamış oluyor ve bu aynı zamanda hammaddeye dönüşüyor. Burada yıllık ciddi şekilde de bu işin gelirleri oluşuyor. Şöyle bir de tarafı var bu işin: Yaklaşık olarak bu projeye dört milyon EURO da BEBKA para verdi. 10 küsur tane firma bu konuyla ilgili makine satın aldı. Bu noktada Eskişehir Sanayi Odası ile BEBKA müşterek bir proje geliştirdiler. Sadece kağıt üzerinde yazılı proje olmaktan çıkarak uygulamaya geçildi. Bakın SHAREBOX yazılımını biz şu anda kullanıyoruz. Şimdi Dubai’den sonra bu işi bir tık daha üst seviyeye çıkarıp yazılımı daha üst seviyeye taşıyarak bütün firmaların ağında kullanabileceği açık kaynak haline getirmek için uğraşıyoruz. İnşallah 2-3 yıl içerisinde o alt yapıyı da bitireceğiz” diye konuştu.

GELECEKTE TÜRKİYE’YE SUNULABİLECEK BİR PROJE

İlerleyen süreçte SHAREBOX projesinin ulusal platforma da taşınabileceğini aktaran Celalettin Kesikbaş, “projeden faydalanmak isteyen odalar oldu ama bizler Eskişehir’deki çıktılarına daha çok önem verdik bu işin. En azından dedik ki: Eskişehir’deki ağı daha iyi bir şekilde kullanalım. Ama ulusala açılabilecek tarzda bir proje elbette, bu konuda da ciddi tecrübelerimiz var. Eskişehir’de istediğimiz sonucu aldıktan sonra bütün bölgelere açılabilir, ücretsiz bir programı herkese verilebilir, nasıl yaptığımızla ilgili bütün eğitimleri sunabiliriz. Çünkü Eskişehir Sanayi Odası’nın bu konuda ciddi bir tecrübesi oluştu” şeklinde konuştu. 

‘ESKİŞEHİR’DE KARBON SALINIMININ YÜZDE 16’SINI ÖNLEDİK’

“2020 yılında yaklaşık olarak dört yüz elli bin tonluk bir çöp, çöp olmaktan kurtuldu. Bu şekilde ya enerji ya da başka bir firmanın hammaddesi olarak kullanıldı ki, dört yüz elli bin ton ciddi bir rakam” diyen Başkan Kesikbaş, SHAREBOX projesinin 2020 yılında ciddi oranda karbon salınımını önlediğini aktardı. Kesikbaş, ifadelerinin devamında şunları kaydetti: “Karbon emisyonu deyip duruyoruz ya. Şu anda bu projeyle Eskişehir’in toplam yüzde 16’sına denk gelecek bir karbon salınımını önledik. 2050’de bizim karbon emisyonumuzun Paris Anlaşması Sözleşmesiyle birlikte sıfır olmasını bekliyoruz. 2030’da yüzde 40’a ulaşmasını istiyoruz. Sadece bu projenin başlangıç seviyesinde 2020’de ulaştığımız seviye yüzde 16. Bu tamamen sanayiyle ilgili, kentin içerisindeki karbon salınımı işin içinde yok. Tamamen Eskişehir sanayisinin salınım yaptığı karbon miktarının yüzde 16’sını dışarı salmadık. Dediğim gibi, hedefimiz 2030 yılında bunu yüzde 40’a ulaştırmak. Yüzde 16’ya kısa zamanda ulaştık, geriye kaldı yüzde 24. Projemizin çıktılarını 4-5 ay önce topladık ve proje aşamasında çıkan rakamlara biz bile inanamadık. Gerçekten enteresan rakamlar, işi yapmışız da sonuçlarının bu kadar çarpıcı olacağının biz de 4-5 ay önce farkına vardık. Daha iyi anlatmam gerekirse; yaklaşık olarak 217 tane olimpik havuzu doldurabilecek suyun enerji maliyetine eşit ya da 63 bin 577 tane evin enerji maliyetine eşit veyahut 64 bin 160 aracın karbon salınım miktarına eşit bizim bu yaptığımız çalışma. İşte, projenin çıktılarını gördükten sonra dedik ki, burada ilerlememiz gerekiyor. Burada özellikle odalara büyük iş düşüyor, bu Paris Sözleşmesi’yle. Önceki ifadelerimde dediğim gibi, 2030’da yüzde 40 karbon düşüşü çok iddialı bir rakam, ama böyle bir projede yüzde 16’ya geldiysek demek ki proje düzgün çalışıyor. Bunu artık bütün sanayicilere yaymamız gerekiyor. Bu noktada bu meselenin daha iyi anlaşılması için şöyle bir örnek daha vereyim. Bizim SHAREBOX projesiyle hammaddeye dönüştürdüğümüz atıklar, eğer dönüştürülmeseydi, 5 bin tane futbol sahası büyüklüğünde bir alanı tahrip edecektik, çünkü o atıkları benim bir yere sermem gerekiyor. Yine bizim projemizle önlenen karbon, yaklaşık olarak bir buçuk milyon tane ağacın yüz yıl içerisinde fotosentezden sebep vücuduna alması gerekli olan karbon miktarına eşit.”

Dubai'deki ödül töreninin atmosferinden bir kare...

SHAREBOX PROJESİ SANAYİCİLERİ KARBON VERGİSİNDEN KURTARACAK

Yakın gelecekte karbon vergisi uygulamasının başlatılacağının da altını çizen Kesikbaş, “bu konuda hazırlıklar yapılıyor. Ben aynı zamanda çevre komisyonundayım TOBB’un, orada da konuşuluyor, orada da anlatıyorum. Konuyla ilgili bir takım yasal regülasyonlar gerekiyor. TOBB şu anda onlarla uğraşıyor, bu atığın satışıyla ilgili devletin birtakım kısıtlamaları var, önüne geçmek için çalışıyor. Bakın önümüzde şöyle bir gerçek var: 2026’da karbon vergisi diye bir şey çıkacak. İhracat yapacağımız zaman, ürettiğimiz karbon kadar vergi alınacak. İşte bu vergiyi önlemek için bugünden yeşil çözümler üretmemiz gerekiyor. İşte SHAREBOX projesi de bunu amaçlıyor” dedi.

İNGİLİZ LOBİSİ YÜZÜNDEN ESKİŞEHİR ÖDÜLÜ KAÇIRDI

1’incilik ödülünün Eskişehir Sanayi Odası’nın projesinin hakkı olduğunu savunan Başkan Kesikbaş, İngiltere’nin projesinin Eskişehir’in projesinden geride olduğunu ancak sonucu lobilerin belirlediğini kaydetti. Kesikbaş, şunları söyledi: “İngiltere’nin de projesi bizimkine çok benzeyen bir projeydi ama mesela onlarda çıktılar yoktu, bu kadar ölçülmüş sonuçlar yoktu. Daha proje başlangıç aşaması demeyeyim ama hani bizim geldiğimiz noktanın gerisindeydi. O proje de iyiydi ama henüz daha sonuçları yoktu. Güçlü lobileri var, lobiyle aldılar yani. Bütçeleri de çok yüksekti onların, yaklaşık olarak on milyon poundluk bütçe almışlar ve arkalarında çok büyük bir devlet desteği de vardı bu konuda. Şunu bir kez daha söyleyeyim, İngiltere ile aramızdaki tek fark, onlar daha başlangıç kısmındalar ve net sonuçları yoktu ama oradaki herkes şunu söyledi: İngiliz lobisi yüzünden Eskişehir birinci olamadı. Ama bu işte kaybeden veya kazanan yok. Ama biz isterdik tabii, birinci olmak çok arzuladığım bir şeydi.”

'ESKİŞEHİR SANAYİ ODASI O EĞİTİMLERİ ZATEN VERİYOR'

Belçika ile İrlanda’nın projelerini de değerlendiren Kesikbaş, “Belçika’nın projesi çok zayıftı. Bu Paris Sözleşmesiyle ilgili Birleşmiş Milletler’in eğitim projesi, sertifikası var. O sertifikasının verilmesiyle ilgili bir projeydi. Bir nevi eğitim danışmanlık hizmeti yani. İrlanda’nın projesi de gene bir danışmanlık hizmeti. Bizim zaten gün içerisinde Sanayi Odası’nda verdiğimiz eğitimler gibi eğitim projesiydi onların projeleri, oldukça zayıftı” diye konuştu.

‘DÜNYANIN HER YERİNDEN PAYDAŞLIK TALEBİ GELİYOR’

ESO’nun Türkiye ve Eskişehir’i Dubai’de temsil etmesinin, ülkenin ve şehrin tanıtımına da önemli katkı sunduğunun altını çizen Kesikbaş, Türkiye’deki odacılık faaliyetlerinin yabancılara göre daha iyi olduğunu kaydetti. Başkan Kesikbaş, şunları söyledi: “Biz çok çok daha iyiyiz odacılık konusunda. Öyle projeler var ki hani bizim burada zaten günlük rutin olarak yaptığımız işleri onlar proje diye getirmişler ama iyi pazarlama yapıyorlar, iyi marketing yapıyorlar, iyi lobi yapıyorlar ve ülkelerini de tanıtıyorlar. SHAREBOX projesi, Eskişehir’in tanıtımı açısından son derece kıymetliydi aynı zamanda, çünkü şöyle söyleyeyim: Toplantıdan çıktıktan sonra şimdi bile hala bir sürü ülkeden ‘bizim projemizle paydaş olur musunuz, beraber yürütebileceğimiz projeler olabilir mi’ diye dünyanın her yerinde talepler geliyor.

PROJE İSTİHDAM KAPISI DA AÇTI

Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş açıklamasının sonunda, SHAREBOX projesinin aynı zamanda istihdama da katkı sunduğunu, söz konusu projeyle 52 kişiye istihdam kapısı açıldığını, proje büyüdükçe istihdamın da artacağını kaydetti.

saglisolluhaber.com

Yorumlar (0)
10
açık

Gelişmelerden Haberdar Olun

@