Celalettin Kesikbaş en büyük hayalini açıkladı!

Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, 4 Ekim'de yapılacak olan ESO Genel Kurulu öncesi dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

ESKİŞEHİR 30.09.2022, 12:07
Celalettin Kesikbaş en büyük hayalini açıkladı!

Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, ES TV'de yayınlanan Açıkça programının konuğu oldu.

ESGROUP Genel Koordinatörü Ali Baş, ESGROUP Haber Koordinatörü Meltem Karakaş ve Sağlı Sollu Haber Genel Yayın Yönetmeni Arif Anbar'ın sorularını yanıtlayan Başkan Kesikbaş, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Sanayi Odası seçim süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kesikbaş, “Normal şartlarda her 4 yılda bir seçim oluyor, ama bir önceki seçim pandemi sebebiyle ertelendiği için 4,5 yıl aşağı yukarı sürdü. 4 Ekim’de yani önümüzdeki hafta Salı günü sabah saat 9’dan akşam saat 5’e kadar seçimlerimiz var yaklaşık olarak 940’a yakın üyemiz var. Buradan bütün üyelerimize vermiş oldukları destek için çok teşekkür ederim. 4 buçuk yıl içerisinde gerçekten çok güzel birlikteliklerimiz oldu. Bu seçimlere 4 Ekim tarihinde tek liste olarak gidiyoruz. Bütün sanayicilerimiz görmek istiyoruz. Genelde böyle tek aday olduğunda katılımlar biraz düşük olur ama en azında demokratik haklarımızı kullanmamız açısından hem seçme, hem seçilme son derece önemli ve kıymetli. O gün gerçekten de bir bayram edasıyla bir kutlama edasıyla biz de hazırlıklarımız yaptık neticede kazana sanayicilerimiz olacak çünkü onların çatı kuruluşu aslında bir kamu kuruluşu 5174 sayılı kanunda kamu niteliğindeki STK doğal olarak da birinci amacı da sanayicilerimizin, onları haklarını korumak, onları temsilcisi olmak, onların tek başına dillendiremedikleri konuları hem basında, hem kamuoyunda, hem kamuda, hem devlet nezdinde bütün mecralarda dile getiriyor olmak, bu anlamda son derece çok kıymetli. Bunu önümüzdeki Salı günüde inşallah başarıyla bir sınav vererek gerçekleştireceğiz” şeklinde konuştu.

KAVGA ETMEYE GEREK YOK

EOSB Başkanı Nadir Küpeli ile önceki seçimlerde rekabet içerisinde olduklarını ancak şimdi bir dayanışma tablosu olduğu hatırlatılan Kesikbaş, “Öncelikli olarak şuna bakmak lazım bir kere çıkarlarımız ortak neticede sanayiciler, çalışanlarımız biraz öncede söyledim büyük bir aile ve beklentilerimiz, iş yapış şekillerimiz, Eskişehir’de beklentimiz, hükümetten, devletten beklentilerimiz… Aslında sadece iş yapış şekillerimiz farklı olabilir. Bu anlamda Organize Sanayi Bölgesinde güzel şeyler yapılıyor, Eskişehir Sanayi Bölgesinde güzel işler yapılıyor ve biz bu geçmiş 4 yıl içerisinde mümkün mertebe kavga etmemek için her türlü uzlaşı yöntemini seçtik. Kavga etmeye gerek yok uzlaşı kültürünü kendi aramızda geliştirdik çünkü hepimiz işadamıyız. Bize düşen en önemli görevlerden bir tanesi de uzlaşı ortamında herkesin ortak payda da çıkarlarını en üst seviyede temsil edebilmesi burada tabi ki, bizim bireysel çıkarlarımızla alakalı bir durum söz konusu değil, bu makamlar gelip, geçici bizden sonra bir başka arkadaşımız gelecektir. Ama tekrar söylüyorum; diyaloğu hiç eksik etmedik. Sürekli istişarelerde bulunduk. Bir takım şeyleri birbirimizle alakalı duymuş olmuş olsak da, birbirimize söyledik. Bir birliktelik yakaladık. Onlar da dediğim gibi güzel işler yapıyorlar çünkü bu tip makamlar gelen her kim olursa olsun iyi şeyler yapmak için gelir yani, bir art niyetle böyle makamlar gelip bir şeyler yapacakmış diye düşünmüyorum. Herkes iyi niyetlerle bu işlere gelir, bir önceki seçimde rekabet etmemizin temel sonuçlarından bir tanesi, bir koltuk boşluğu vardı. O koltuk boşluğunu hangimiz dolduracak mevzusuydu. Biz kendi ekibimizle kendi projelerimizi açıkladık. Onlar kendi ekibiyle kendi projeleriniz açıkladılar ve o boş olan koltuklara aday olmuştuk ama şu anda koltuklar dolu” şekilde konuştu.

ÇITAYI YÜKSELTMEYE ÇALIŞTIK

Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, “Böyle dönemlerde iki dönem çok kıymetli ilk dönemler biraz daha hazırlık ve projelerin işlerin başlangıcı olarak devam ediyor, biraz anlamaya çalışıyorsunuz. Biraz pandeminin de özellikle çok etkilemiş olduğu projelerde gecikmeler şunlar bunlar olabilir, iki dönem bence son derece kıymetli ve önemli bizimde olgunluk dönemimiz. Onlarında olgunluk dönemi doğal olarak bu ikinci dönemlerde çok daha başarılı olacağımıza inanıyoruz. Ha bundan daha fazla kalırsak iyi mi olur, kötü mü olur artık o başka bir konu ama iki dönem bence herkes için son derece kıymetli ve yeterli, muhtemelen dediğim gibi bu dönem de iyi bir şekilde çalışacağız. Biz Eskişehir Sanayi Odası olarak hep çıtayı yükseltmeye çalıştık. Sergey Bubka gibi yıllar sonra adamı geçebildiler, bu iş böyle sırığı ne kadar yukarı taşırsanız bir sonra gelen hizmet kalitesi de o kadar iyi olacaktır. Olmadığı taktirde insanlar bir şekilde değiştireceklerdir. Çünkü dediğim gibi çıta yükseldi. Ben bir dönem sonra yokum doğal olarak Eskişehir Sanayi Odasından hizmet almaya devam edeceğim. Yüksek çıtadan hizmet almayı tercih ederim” dedi.

ÜÇÜNCÜ DÖNEMDE ADAY OLMAYACAĞIM

Üçüncü dönemde aday olmayacağını açıklayan Kesikbaş, “Benim öyle bir niyetim yok, burada da çok niyet okumaya gerek yok ama böyle bir niyetim yok iki dönem gerçekten keyifli, ben iki dönem sonra insanların artık yapabileceklerinin optimumunu yapacaklarını düşünüyorum. 3 ve 4 dönemler belki bu işin kreması falan olur, kekin kreması olur ama bize krema lazım. Bence iki dönem başarıya erişmek, ulaşmak o çıtayı biraz daha yukarıya temsiliyet kabiliyetini biraz daha yukarı çıkarmak açısından önemli. Biz Eskişehir Sanayi Odasını bir marka haline getirmek için gerçekten çok çalıştık, çok uğraştık bunu yaparken sadece Eskişehir’in özelinde yapmadık birçok çevre illerimizde de bunu yapmaya çalıştık, Ankara’da da bunu yapmaya çalıştık, Türkiye’de yapmaya çalıştık. Marka değeriniz artarsa, ben şuna çok inanıyorum; o kadar sazınız, sözünüz dinlenir. İnsanlar size güvenir çünkü kurum kimliğini oluşturmak ve o değeri en üst seviyeye çıkarttıktan sonra sözün dinlenebilir. Adam bir şey diyorsa ya da o kurum bir şey diyorsa bunu arkasında mutlaka bunun arkasında gerçeklik payı vardır diye hesap edilir. O yüzden ben bu anlamda elimizden gelen bütün çabayı sarf ediyoruz ekip olarak, Sanayi Odası Yönetim Kurulu ve Meclis arkadaşlarımız olarak başardığımıza da inanıyorum. Eskişehir’de bilmiyorum 4-5 yıl önce bu kadar kentin içinde değildim. Bu kadar insana değmiyordu ama şöyle büyük aileyiz. Eskişehir’de yaklaşık olarak 6 milyar dolar ciro üretiyoruz. Yaklaşık olarak 3,5 milyar dolar ihracat yapıyoruz. Yaklaşık olarak 90 bin çalışanımız var, her aileyi 3 ile çarparsanız bugün 250 bin ile 300 bin arasında insanın yaşamlarına değiyoruz. Sosyal yardımlarıyla kentin içerisindeki kültürel aktiviteleriyle yine sanayicilerimizle birlikte mavi yakamızla, beyaz yakamızla bir bütün oluyoruz aslında baktığınız zaman Eskişehir Sanayi Odasının bağlı olduğu birlik bütünlük aslında çokta büyük bir değer yürütüyor ” ifadelerini kullandı.

HER ZAMAN KENTİN İÇERİSİNDEYİZ

“Biz Sanayici Odası değiliz. Bildiğin Sanayi Odasıyız” diyen Kesikbaş, “Eskişehir’in yaklaşık olarak gayri safi oranı yarattığımız değer yüzde 40’ın üzerinde 41-42 bandında yarattığı bir değer var İstanbul merkezli yada başka kent merkezli olan şirketlerinde değerlerini aslında bunu üzerine koyduğumuz zaman bu günkü Eskişehir’in cirosu üzerinden baktığınız zaman yüzde 50-55 değer yaratıyoruz. Bu çok kıymetli ve bu çalışanlarımızla birlikte dediğimiz gibi bu kentin her zaman içerisindeyiz. Bir Sanayici Odası kimliğinden çıkarttığımıza inanıyorum. Bir Sanayi Odası olduğumuza inanıyorum. Sanayi Odamıza birçok insan geliyor, çocuğa staj için geliyor, iş aramak için geliyor, işte kırtasiye yardımı vesaire 3 üniversitemizin üçüyle ilişkilenmişiz. Üniversitenin öğrenci kulüplerinde tutunda hocalarımıza kadar hepsi ile iletişimimiz en üst seviyesinde. Bugün Eskişehir’de kamuyla gerçekten en üst seviyede ilişkilerimiz var çünkü hepimizin ortak paydasında SSK’dan tutunda vergi dairesine şusuna busuna kadar verdiğini değeri bir şekilde paylaşıyorsunuz. Değer yaratınca vergisini ödüyorsunuz. Falan bütün kamuoyuyla gerçekten güzel bir iş birliğimiz var sürekli birlikte oluyoruz. Muhabbet ediyoruz. Neler yapabiliriz bunları konuşuyoruz. Bununla birlikte STK’ların tamamıyla birlikte oluyoruz” şeklinde konuştu.

KENTE BORCUMUZ VAR

Eskişehir Sanayi Odası’nın Eskişehir Kent Konseyinin de bir üyesi olduğunu hatırlatan Kesikbaş, “Belediyelerle, STK’ların bir çoğu ile bir araya geliyoruz. Meslek Odalarıyla bir araya geliyoruz. Ticaret Odalarıyla, Borsalarıyla bir araya geliyoruz. Bunları zaman zaman basın bülteni olarak gönderiyoruz. Sosyal medya da sürekli paylaşıyoruz. Siyasi Partilerle bir araya geliyoruz. Eskişehir Sanayi Odası kurumsal anlamda aslında herkesle eşit mesafede dertlerini veya onlarının dertlerini konuşabilecek bir platform sahip bu gün İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile konuşabilecek üst seviyeye sahip, üniversitelerimizde de var Belediyelerimizde de var Siyasi Partilerimizde de var, derdimiz aynı, derdimiz Eskişehir burası ve memleket sevdası, ülkemizi çok seviyoruz. Vatanımız, bayrağımız seviyoruz ama Eskişehir’i çok seviyoruz. Bu kente neler yapabiliriz. Hepimizin bu kente borcu var bunu ödeyebilmek için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz” dedi.

KURUMLARA ÖRNEK OLSUN

Bugün Ukrayna- Rusya savaşının büyük etkileri, Suriye göçmenler vesaire ekonomik etkileri, Avrupa’da resepsiyon bunu etkileri, doğal gaz ve enerji maliyetlerinin ekonomik etkileri, enflasyonun geldiği nokta baktığınızda bütün konjektör işçilik maliyetlerinden tutunda lojistik maliyetleri, ham madde maliyetleri pandemi 2 yıl boyunca neredeyse evden çıkmadık. Bütün bu etkenleri arka arkaya koyduğunuz zaman amacımız kavga etmek değil, bunlar demokratik haklardır. Herkes seçime girer kazanır, kazanmaz. Ama böyle enerjimiz de çok fazla yok, böyle günlerde daha çok birlik olmak gerekiyor, birbirimiz daha çok anlamak gerekiyor, daha beraberliğimiz güçlü olması gerekli olan anlar, gerçekten de baktığımız zaman son yıldır sanayicinin başına gelmeye kalmadı. Hayal edebildiğiniz her şey geldi. Ama ona rağmen biz ürettik. Üretmeye devam ettik. Bunların hepsi yoğun bir stres hepimizin aslında biraz daha işimize konsantre olması gerekiyor çünkü bunlar önemli şirketler önemli değerler ve bu değerleri kaybetmemek gerekiyor. Başka Odalarda aday çıkmaması çok daha normal oluyor çünkü öncelikleriniz biraz daha farklı. Hani bende şimdi bu taraftan baktığım zaman kendi işime yoğunlaşıp çalışmam gerektiği bir zaman, yılların birikimi var hiç kimse kaybolsun gitsin istemez. Bugünkü gelinen süreçte ben bu işin biraz Eskişehir’e örnek olduğunu da düşünüyorum. Nadir Başkan ile birlikte son 4 yıldır götürdüğümüz bu çaba birliktelik bence bir çok kurumada örnek olmuştur. Ya da örnek olmalıdır diye düşünüyorum. Belki birkaç kişini hoşuna gitmemiş olabilir. Veya birkaç kişi ekip dışında kalmış olabilir. Bir kişi bu durumdan mutsuzluk yaşamış olabilir ama bin kişinin mutluluğu o birkaç kişini mutluluğundan daha önemli şuan da hangi arkadaşımızla konuşsam; ya çok iyi bir iş yaptınız. Beraber olduk. Karpuz gibi ikiye bölünmedik. Çünkü seçimlerin her birinde karpuz gibi bölünüyorduk hatırlayın bu sefer bütün bir karpuz halindeyiz. O yüzde bir olmak yerine beraber olmak kelimesi daha kıymetli” ifadelerini kullandı.

HEDEF RAYLI SİSTEMLER MERKEZİ

Başkanlık sürecinde yaptığı çalışmalardan bahseden Kesikbaş, “Biz Alpu’da özellikle URAYSİM’in tam karşısında bir İhtisas Organize Sanayi Bölgesi oluşturmak istedik. Orada 3 milyon metrekarelik bir alan vardı. Bu projeyi doğru anlatamadık. Doğru anlayamadı insanlar ya da doğru anlamak istemediler yani bilemem neticede kamuoyuna kalmış bir şey bunu ısıtıp ısıtıp tekrar ortaya çıkaracağım çünkü çok fazlasıyla inandığın bir proje. Raylı sistemler Eskişehir için son derece önemli, son derece kıymetli bunu birçok insan anlamıyor olabilir. Sanayiciler bunun anlıyor, ama kamuoyu bunu anlamıyor olabilir. Neticede Eskişehir 1894’ten bu yana baktığımız zaman raylı sistemlerle ilgili kendi rüştünü ispatlamış bir kent, bir kere otomotiv sektörüyle ilgili Eskişehir’in çok fazla şansı yok, tabi ki otomotiv sektörüyle ilgili çok çalışmalar yapıyoruz. Yurtdışında bir çok organizasyonlar içerisindeyiz ama bugün Kocaeli, İzmit ,Bursa , İstanbul , Sakarya ve bu bölgelerde otomotiv kültürü olmuş durumda şirketlerin önemli bir kısmı burada, bu gün Eskişehir önemli Havacılık kenti olmuş durumdayız. Bugün Milli Muharip Uçağından tutunda birçok uçak üretimi, helikopter üretimi nerde Ankara’da konuşlanıyor artık bu işle ilgili büyük bir yatırım var bu arada biz istiyoruz ki; Eskişehir raylı sistemlerin merkezi olsun, çeken çekilen bütün araçlar vagon imalatından tutunda Hızlı Tren setlerinin üretiminde Elektrikli lokomotiflerin üretimine bunların bakımı onarımından tutun, Raylı sistemlerle ilgili komponent üretimlerle bunları merkezi Eskişehir olsun. Eskişehir bu kabiliyete sahip, bu ekosisteme de sahip işte bunlar bölgesel bakılması lazım Bursa, Ankara ama Eskişehir’in de artık bu işin merkezi olması lazım çünkü tarihsel bir geçmişimiz var , kültürümüzde var bu iş ile ilgili gerçekten ben iyi bir vizyon koyduğumuza inanıyorum” şeklinde konuştu.

PROJEYİ İYİ ANLATAMADIK

Bugün Eskişehir’de çok önemli iki tane yatırım olduğunu söyleyen Kesikbaş, “Bunlardan bir tanesi şu anda görüşüyoruz. Konuşuyoruz milyar dolar seviyesinde bir yatırım. İdevolgonla ilgili onu görüşmüştük konuşmuştuk o yatırım da bence son derece önemli. Bunları Eskişehir’e gelmesi için biz de çok uğraştık OSB de çok uğraştı. Doğal olarak böyle bir yer içinde mutlaka bir alan gerekiyor, bir İhtisas Bölgesi oluşturmak gerekiyor, dağınık dağınık değil orada bir ekosistemin oluşması gerekiyor, bu işle ilgili ben çok çaba sarf ettim ama gerçekten çok da dayak yedim. İki tane kuzu resmi alan gitti fotoğraf çektirdi. Çiçek çektiler, toprağımızı elletmeyiz, tarımı elletmeyiz. Eskişehir tarımı yüzde 7 yani beni kabahatim değil, ben şimdi doğal olarak Sanayi Odası Başkanı olduğum için sanayi ile ilgili şeyleri konuşabilirim. Tabi ki ben tarımla ilgili konuşamam bunları konuşacak olan başka odalar, başka temsilciler var ya da belediyeler hakkında bir şey söyleyemem ama vatandaş olarak tabiî ki söylerim; yollar bozuk derim, sular akmıyor derim bu benim vatandaş olarak söyleyebileceğim kelimeler ama Sanayi Odasının kurumsal kimliği altında bunları dillendiremem. Ulaşım problemini anlatabilirim ama derim ki mesela Organize Sanayi Bölgemize Ulaşım problemimiz var neticede kurumsal bir problem velhasıl biz o projeyi iyi anlatamadık pandemi dönemiydi. Göz göze iletişimi de çok sağlayamadık” dedi.

BİZE YER GÖSTERSİNLER

URAYSİM projesine dair konuşan Kesikbaş, “Biz şimdi o davaya müdahil oluyoruz. Her seferinde dava açılıyor, anlamak için bir kere mevcut alan URAYSİM’in olduğu alan zaten orası bir AR- GE merkezi, mükemmeliyet merkezi , üniversitenin bir parçası orası bir kere orayı öyle görmek gerekiyor. İnsanlar şey düşünüyor; treni yapacaklar bitirecekler, raylarda döndürecekler buna URAYSİM deniliyor. Değil o trenin içerisinde milyonlarca parça var, bunlar sertifika edilmediği sürece siz bunları kalkıp o trenlerde kullanamıyorsunuz. Trenin testi başka bir şey ama birde kompenentleri testleri var, bujisinden tut elektrik aksamına milyonlarca ürün milyonlarca test demek. Bir kere mevcut binaların olduğu yerde bu testler yapılacak. Bu bir teknoloji, bugünün vizyonu da değil 10 sene sonranın vizyonu bu hangi iktidar gelirse gelsin vizyon fark etmiyor, devlet projesi ama Eskişehir’e artı değer kazandıracak hangi anlamada bir sürü AR-GE mühendisi gidecekler testlerini yapacaklar ürünlerini test edecekler. Buraya küçük küçük bir çok şirket gelecek bir değer yaratacak hem entelektüel değer hem parasal değer o tren setlerinin test edildiği yer ya bu kaydırılabilir de. 10 kilometre öteye benim yer konusunda bir sıkıntı bir derdim yok. Ben çevreci falan değil yani ama buna karar verecek olan insanlar o zaman gitsinler biran önce orası değil bak burada yapın desinler “ şeklinde konuştu.

TERMİK SANTRALE KARŞIYIM

“Biz Eskişehir Sanayi Odası olarak biz bu projenin sahibi değiliz” diyen Kesikbaş, “Böyle bir projeyi gerçekten diğer odalarda bulunduğum mecralarda anlattım. Televizyonlarda hatırlıyorum 2 -3 tane program yaptık bununla ilgili bire bir konuştuğumu söylersem yalan söylemiş olurum. Her alanda bunu aktarmaya çalışıyoruz. Yazılı bir şekilde anlatmaya çalışıyoruz. Böyle bakmamak gerekiyor. Bunu Eskişehir niye istemez? Bu kısmına ben takıntı yapmıyorum. Bu işin fayda tarafından görüyorum. Bu iş Eskişehir için çok faydalıdır. Bu gün Eskişehir’e Kuzey Çevre Yolu yapılacak değil mi? Kuzey Çevre Yolu yapılsa 50 küsur kilometre belki de çok daha fazla zarar verecek bir otoban şeklinde çevre yolu yaptığınız zaman 50 kilometre çarpı 50 kilometre boyunca tarım arazilerini yok edeceksiniz” şeklinde konuştu” ifadelerini kullandı. Eksiklerinin olabileceğini belirten Kesikbaş, “Biz Eskişehir’de kanaat önderlerine iyi anlatmamış olabiliriz. Teknik Santrale ben de karşıyım. Ben karşımdaki insana bir şeyi anlatırken ben onun zeki olduğunu düşünerek anlatıyorum. Ve kanaat önderlerine zekice de anlatıyorum. Anlamıyorlarsa da artık onların problemi. Kanaat önderleri bu işe olmaz dedi mi? bir çok insan negatif bakıyor, olur tarafından görürseniz olabilitesine bakmak gerekir. Eksik yanları, negatif yanları falan tartışabilir ama kafadan olmaz dedin mi o zaman olmuyor” şeklinde konuştu.

UMUDUMU HİÇ KAYBETMİYORUM

Üretimde ticari hayatta her şeyin yaşanabileceğini vurgulayan Kesikbaş, “Olumsuzluğu yaşayabilirsiniz. Birçok negatif hareket olabilir ama tekrardan üstesinden gelebilmek için çaba gerek, ya bu olmuyor, kenara koyalım hayır buna oldurmamız gerekiyor bu bir iddia meselesi, bu memleketin meselesi, bu benim meselem değil” dedi. Hangi kurumla projeyle ilgili mahkemelik olunduğuna değinen Kesikbaş, “Projenin sahibi Anadolu Üniversitesi bir de ESTÜ. Yeri Anadolu Üniversitesi sağlıyor, projenin sahibi ESTÜ. Bu konuyla ilgili bir şirketleşme vesaire olacak sanırım. Hatta bitmiş olabilir son dönem işi bürokratik kısmı da çözülmeye çalışıyor, yapılacağına inanıyorum umudumu da hiç kaybetmiyorum. Önemsiyorum belki erkendi. Bir kaç sene öncesine kadar Eskişehir’in gelişimi açısından sanayi vizyonu açısında raylı sistemler teknoloji olarak da Türkiye’nin veya dünyanın en temiz teknolojisi, çevreyi kirleten dumanlar salan tesisler değil bunlar. Bunlar son derece üst düzey makinalarla üretim yapılan iş gücünün emek yoğun olduğu fabrikalar bunların çevreyi kirletmek gibi derdi yok. Böyle termik santral falan gibi değil bu konular. İstemez misin karşında mükemmeliyet merkezi, yanında ARGE ben bir kampus olarak hayal ediyorum. Bunu bir Eskişehir’in geleceği olarak görüyorum. Buna da inancım fazla bunu da dillendiriyorum, bunu da son derece kibarca yapıyorum ama belki anlatırken bunu çok kibarca yapmış olabiliriz gibime geliyor. anlatmaya çok çalıştım dile getirmeye çok çalıştım anlayan olmuştur. Ben çok yoruldum bunu anlatmaktan” ifadelerini kullandı.

KİMSE VİZYONUN ÖNÜNE GEÇEMEZ

“Kimse vizyonun önüne geçemez” diyen Kesikbaş, “İhtiyaç doğrultusunda bir vizyon koyuyorsanız bu bir ihtiyaçsa Alem-i Cihan önüne geçemez sadece geciktirir. Bugün olmaz yarın olur, ama olur eğer vizyon realist ayakları yere değin ve bir ihtiyaca yönelik bir vizyonsa” şeklinde konuştu. Kesikbaş, “Eskişehir bir sanayi kenti değil önemli bir kent baktığınız zaman sanayi kenti yüzde yüz diyemem neticede Eskişehir Turizm kenti güzel adımlar atıyor, turizmle ilgili yapılması gereken birçok işte var, bir öğrenci kenti üniversite kenti olması evet doğru en azından böyle biliniyor, kente artısı var, hizmetlerle ilgili gayet güzel şirketlerimiz var, tarım kenti olduğunu söyleyemem çünkü yüzde 7 hatta sürekli aşağı doğru iniyor. Kent nüfusunun yüzde 92’si Eskişehir merkezinde yaşıyor bir kere hani şimdi sanayi kenti olmak gerekiyor ama bu hunharca vahşi bir sanayi kenti olması anlamına gelmiyor, bunun derli toplu olması gerekiyor. Eskişehir sanayi kenti, değil, olmalı mı? Olmalı. OSB’ye de ihtiyacımız var filan OSB’ye de ihtiyacımız var, bu iş şehrin merkezine getirebileceğimiz bir ortam değil, o yüzden biz bunun hep planlarını yaptık. Ama konjektörü bekliyoruz. Bazen ilk dönemlerimizde ben hep heyecanlı ve romantik bir şekilde buda lazım şöyle yapmamız lazım falan filan deyince o zaman çok dayak yiyorsun olmuyor “ ifadelerini kullandı.

ÜRETEMEZSEK ELE AVUÇ AÇARIZ

Kesikbaş, “Bir kez daha söylüyorum kötü değiliz. Çok daha iyi olmalıyız. Sanayi bu işin olmazsa olmazı Eskişehir açısından değil, bu Türkiye açısından da son derece önemli üretmediğimiz sürece ele avuç açarız. Atatürk ne diyor; her fabrika bir kaledir diyor, bunu unutmayın. Atatürk vizyoner adam fabrikaları bir kale olarak görmüş, kendi kaderini elinde tutamazsın. Elinde tutamazsın diyor, eğer üretmezsen habire yersen, beleş yok yurtdışından alalım. Oradan alalım. Habire atalım parayı yiyelim içelim falan böyle bir dünya yok üreteceğiz. Üretmeyi öğreteceğiz. Bunu tabana yayacağız. Genç müteşebbislerin önünü açacağız. Girişimcilerinin önünü açacağız. Bu sadece 950 tane üye ile olacak bir iş değil 2 bin tane, 3 bin tane üyemiz olması gerekiyor, zenginleşeceğiz daha çok ihracat edeceğiz. Hem ülke gelirlerimiz hem kendi gelirlerimiz aratacak bunları anlatmak gerekiyor, müteşebbis sayısını anlatmak gerekiyor, şimdi bu sadece Eskişehir’in problemi değil, Eskişehir Sanayi kenti o kenti bu kenti değil kısır bir döngü olur yani bu kent için Eskişehir Sanayi odası olarak sanayi tarafından çalışacağız. Diğerleri başka tarafta çalışacak herkes kendi tarafında en düzgün en çağdaş eviyesine şeklinde yatırımlar yapabilecek bunu için yer lazım lokasyon lazım, çözümleri lazım bu böyle vahşi bir sanayileşmeden bahsetmiyoruz. Bunu lütfen yanlış anlamasınlar üretimin gücünü bu pandemide gördük yaşadık, kent ölü bir kentti ama sanayilerimiz çalıştı. Eskişehir’deki bütün sanayiciler tam gaz üretime devam ettiler” şeklinde konuştu.

İHRACATTA BAŞARILIYIZ

Eskişehir’in ihracatından bahseden Başkan Kesikbaş, 2022 yılının sonunda konsolide rakamın 4 milyar doları bulacağını söyledi. Eskişehir’deki firmaların ihracat konusunda büyük başarılar gösterdiğini söyleyen Kesikbaş, merkezi başka illerde bulunan ama fabrikaları Eskişehir’de olan firmaların da ihracatlarının eklendiğinde Eskişehir’in çok büyü bir başarı sağladığını söyledi. “Kamyon, beyaz eşya, madende önemli atılımlar sağlandı” diyen Kesikbaş, mikro ihracattan, orta ölçekli ihracata kadar firmalara yol gösterildiği takdirde bu başarının kaçınılmaz olduğunu ifade etti. İhracat rakamlarıyla ilgili Kesikbaş, “Eskişehir’de 3 bin 550 dolar, bu Türkiye ortalaması 2.950 dolar mertebesinde, çok daha üstündeyiz. Romanya’da 4 bin dolar civarında Polonya’da 6 bin 700 İtalya’da 8 bin Almanya 17 bin civarında ama kat edeceğimiz çokta yol var” dedi. Eskişehir’de soba ile ilgili hizmet veren firmaların büyük başarılar imza attığını özellikle pandemiden sonra insanların köy evi olarak tabir edilen evlere yönelmesiyle işlerin iyiye gittiğini söyleyen Kesikbaş, “Biz işlerimizi fırsata çevirmenin yollarını arıyoruz. Soba sektörü ciddi ivme kazanacak. Şuanda Rusya’da tüm dünyanın uyguladığı bir ambargo var, doğal olarak bu ambargoyu Türkiye’nin lehine, Eskişehir’in lehine çevirmeliyiz” dedi.

DİPLOMANIN KIYMETİ KALMADI

ESO Akademi hakkında bilgi veren Kesikbaş, “Herhangi bir sebepten dolayı mesleki eğitim alamamış, ya da üniversite diploması olmuş üniversitede iş bulamamış, eğitimini almış ama mesleğini geliştirememiş arkadaşlarımız için köprüden önce son çıkış dediğimiz bir tesis kurduk” dedi. BEBKA ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne teşekkür eden Kesikbaş, “18-35 yaş grubundaysan bu mesleki eğitim merkezine gel 4-5 ay en azından yoğunlaştırılmış bir şekilde bütün teknik eğitimlerini al ve buradan çıktığında da bir altın bileziğin olsun. En azından bir iş yerine girdiğinde bir değerle gir, bir asgari ücretle değil de asgari ücretin daha üstünde aranan insan ol. Biz şöyle demiyoruz ana eleman, ara eleman aranan eleman olmak “ şeklinde konuştu. “Diplomanın artık kıymeti kalmadı” diyen Kesikbaş, gençlerin meslek öğrenmesi gerektiğine vurgu yaptı.

BAĞLANTI YOLLARI ÇOK ÖNEMLİ

“Enerjiye en çok para ödediğimiz ve en çok ihtiyaç olduğu dönemdeyiz” diyen Kesikbaş, enerji verimliliği konusunda önemli adımlar atmak istediklerini söyledi. Eskişehir’in limanlar bağlantısı olduğunu fakat Gemlik limanına hala bir bağlantı sağlayamadıklarını söyleyen Kesikbaş, “Eskişehir’in olmazsa olmazı Gemlik Limanına bağlanmak. Yaptığımız ihracatın konteyner koyuyoruz ne yereye gönderiyoruz Gemliğe yük geliyor yüklenip gidiyor, niye biz bunu kara yoluyla yapıyoruz” dedi. Bu nedenle rekabetçiliğin engellendiğini söyleyen Kesikbaş, ikinci önemli konunun ise tren yolu bağlantısı olduğunu söyledi. Kesikbaş, “Yüz bin insandan bahsediyoruz, yüz bin insanın konforundan bahsediyoruz. Doğal olarak çevre yoluna da ihtiyacı var bu memleketin ki Eskişehir bunu hakkediyor. 4 milyar dolar ihracattan bahsediyoruz. Vergi toplamada, SGK prim yatırmada, Eskişehir yüzde 98 seviyelerinde, Eskişehir ciddi bir şekilde parasını, borcunu, yarattığı değerin fiyatını ödüyor. Bunu karşılığında da bir metro olsun, hafif taşımalı tramvay sistemi olsun. Orada sadece organize sanayi bölgesi yok ki EMKO, TEKSAN, KOBİ var yan yolu olsun” dedi.

EN BÜYÜK HAYALİM YAZILIM ÜSSÜ

Eskişehir’e dördüncü üniversite kurma konusundaki fikirlerini açıklayan Kesikbaş, “Şuanda biz bu işin fizibilitesini yapıyoruz bu işi arkasında iki tane çok önemli bir kurum var, İhtisaslaşmaya özellikle şu mesleki eğitim merkezinin arkasına model fabrika ile birlikte bir sürekli eğitim merkezide kurmamız gerekiyor, sürekli eğitim merkezi şu sürekli kendinizi upgrade edeceksiniz. Açık öğretim gibi değil bir sürekli upgrade merkezi oluşturmanız gerekiyor temel bilimlerden sapmamanız gerekiyor, özel üniversiteyi kurtarmaz bakın Türkiye’nin geleceği bilimde, bilim üretmediğimiz sürece biz sadece teknolojiyi transfer ederiz. Belki senede 500 tane mezun versin ama o çocuklar bilim adamı olarak yetişsin” dedi. Eskişehir’e yapmak istediği birçok hayalinin olduğunu söyleyen Kesikbaş, “Eskişehir’de bir yazılım üstü oluşturmamız gerekiyor. Benim en büyük hayalim. Şeker fabrikasının karşısı Eskişehir’de yazılım üstü yapılmalı. 300 dönümlük yemyeşillik alan Eskişehir’in silikon vadisi olabilir. 300 dönüm pırıl pırıl her tarafı orman yemyeşillik şeker fabrikasının karşısı” dedi.

saglisolluhaber.com

Yorumlar (0)
10
açık

Gelişmelerden Haberdar Olun

@