Başkan Hanifi Şimşek: Namusumuz olan Türk Bayrağı'nın neferleriyiz!

15 Temmuz 2016 tarihinin Türkiye için milat olduğunu ve bununla beraber artık darbeler döneminin tamamen kapandığını vurgulayan Tüm Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği (TÜMMER) Yönetim Kurulu Başkanı Hanifi Şimşek, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Anadolu toprakları, pek çok medeniyete ev sahipliği etmiş, ortak yaşamın, barışın ve kardeşliğin yeşerdiği belki de dünyadaki yegâne topraklardır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de bu topraklar üzerinde hayat bulmuş, farklı renkleri kardeşlik bağlarıyla içinde barındıran ve bu anlamda dünyanın hayranlıkla takip ettiği bir ülkedir.

Türkiye, özellikle emperyalist devletlerin yüzyıllardır göz diktiği stratejik coğrafi yapısı, zengin yer altı kaynakları, verimli tarım toprakları ve iklimiyle de dünyada dikkatleri üzerinde toplayan, bölgesinde ise lider konumda olan bir ülkedir.

Tam da bu nedenle, ülkemiz, emperyalist güçlerin hedefindedir ve sürekli olarak tehdit altındadır. Bizim coğrafyamıza, bizim yer altı kaynaklarımıza, bizim topraklarımıza göz diken kan emiciler, geçmişten bugüne çeşitli yollarla ülkemizde huzursuzluk çıkarma gayretlerinden asla vazgeçmemişlerdir.

'ŞEHİTLERİMİZİN DERİN ACILARI YÜREKLERİMİZDEDİR'

En son başımıza gelen ve şükür ki milletimizin feraseti, cesareti, gayreti ve dik duruşuyla önlediğimiz 15 Temmuz hain darbe girişimi hala hafızalarımızda, darbeye karşı direnen ve şehitlik mertebesine erişen şehitlerimizin derin acıları ise yüreklerimizdedir.

15 Temmuz, Türkiye için bir milattır. Hain darbe girişimi bertaraf edilmiş ve ülkemizde darbeler dönemi kapanmıştır. Bu münasebetle devletimiz, 15 Temmuz gününü, Türkiye üzerinde hain emelleri olan kirli güçlere karşı kazanılmış zafer sonrası, ‘Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ olarak ilan etmiştir.

'TÜRKİYE CİDDİ BİR DEMOKRASİ SINAVI VERDİ'

Ve bakınız, hainlere karşı kazanılmış bu ihtişamlı zafer sonrasında, devletimiz, savunma sanayi de gerçekleştirdiği çalışmalara ivme kazandırmış, ekonomik reformlarla ihracatını sürekli arttırma gayretine girmiş, öbür taraftan da devlet içerisinde yuvalanan Fethullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) karşı kolluk güçleri ve hukuk nezaretinde mücadele etmiş ve hala bu kutlu mücadele devam etmektedir. Türkiye, yine söz konusu övünç kaynağı zaferle birlikte, ciddi bir demokrasi sınavı vermiş ve dünyanın kıskandığı bir başarıya ulaşmıştır; bu noktada 15 Temmuz sonrası hukuk alanında yapılan reformlar da Türk demokrasisinin güçlenmesine katkı sağlamış, uluslararası arenada Türkiye’nin imajını da olumlu yönde etkilemiştir.

Bu noktada, Türkiye’nin 65’inci hükümetine, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve aynı zamanda devletin bekası için canhıraş bir biçimde mücadele eden Sayın Devlet Bahçeli’ye karşı 15 Temmuz 2016’da yapılan hain darbe girişiminin yaşandığı güne doğru uzanmak istiyorum…

'GAZETESİNE 'ŞEREFSİZLER' MANŞETİ ATILMASINI İSTEDİ'

Türkiye’nin dört bir yanında hain darbecilere karşı muazzam bir direniş örneği verildi. Eskişehir de, şanlı direnişin yaşandığı 81 ilimizden bir tanesiydi. O tarihte Eskişehir’de yayın yapan 2Eylül gazetesinin imtiyaz sahibiydim. Çalışanlarımız, gazetemizi hazırlamış ve baskıya göndermişlerdi. Sonrasında hain darbe girişimi olduğunun haberi geldi. Hızlı bir refleks aldık, o anı her hatırladığımda tüylerim diken diken olur. Hemen gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Hakkı Kutlu’yu aradım, baskının durdurulması talimatını verdim ve ‘ŞEREFSİZLER’ başlığını gazetenin en başına yazmasını isteyerek darbeye karşı ülkemizi destekler, hainlere ise ders verir nitelikte bir gazete yapılmasını istedim. Gazetemiz çalışanları, ‘ŞEREFSİZLER’ yakıştırmasının çok doğru olduğunu ancak bu başlığın yayın ilkelerine aykırı olduğunu, ‘Demokrasinin Yanındayız’ başlığıyla gazetenin yayınlanmasını önerdiler. ‘ŞEREFSİZLER’ başlığında ısrarcı olmama rağmen ‘editoryal’ bağımsızlık ilkesini öne sürerek ‘Demokrasi’nin Yanındayız’ başlığını attılar. O gece, manşetini değiştiren tek gazete 2Eylül gazetesiydi.

Ve daha sonrasını biliyorsunuz… Demokrasi Nöbetleri başladı… Devletimizin ebedi varlığı için meydanlara çıktım; her anlamda da sonuna kadar ‘ama’sız ve fakat’sız’ Demokrasi Nöbetleri’ne destek verdim. Bu tavrım hala devam ediyor ve ilelebet devam edecek…

'TÜRK BAYRAĞI'NIN AŞIĞI VE NEFERİYİZ'

Bizler Selçuklular’ın, Osmanlı’nın, Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi mirasçılarıyız. Bizler namusumuz olan Türk Bayrağı’nın aşığı ve neferiyiz. Şu konu net olarak bilinmelidir ki: Vatan topraklarımıza göz dikenlerin gözlerini oymaktan bir an olsun çekinmeyiz!"

saglisolluhaber.com