Milletvekillerimizi kim seçti?
Eskişehir’in en köklü gazetelerinden Sakarya Gazetesi, Kasım 2021’de kendi web sitesi üzerinden anketle şunu sormuştu: Eskişehir Milletvekillerinin çalışmalarını yeterli buluyor musunuz?
Ankete katılanların yüzde 95’i ‘hayır’ demişti…
Sakarya Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Hakkı Sağlam ise köşesinden, yüzde 95 hayır denmesinin sebebi olarak da; vekillerin Eskişehir de ikamet etmediklerini, yaşamadıklarını belirterek, dolayısıyla Eskişehir’de zaman geçirmedikleri için, sorunların çözüme kavuşamadığını ve eskiden de böyle olduğunu isimler vererek yazısında belirtmişti. Katılmamak mümkün değil, ancak memnuniyetsizliğin sebebi sadece bu olamaz.
Yani, milletvekillerinden yüzde 95 memnuniyetsizliğin aslında bunun dışında birçok başka nedenleri de var.
Ayrıca Eskişehir de yaşayan-oturan vekillerimiz de var şu an. AKP Milletvekili Harun Karacan, CHP Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü ve İYİ Parti Milletvekili Arslan Kabukcuoğlu Eskişehir’de yaşamakta ve oturmaktadır.
Eskişehir de oturmak-yaşamak her şeyin çözümü olmadığı gibi, iletişim çağında hangi vekili arasanız anında ulaşma imkânı var.
Arandığında partili partisiz herkese cevap veren CHP Milletvekili Utku Çakırözer’i, CHP Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü'yü, AKP Milletvekili Harun Karacan’ı yakından tanıdığım için, gecenin bir yarısında bile ulaşılabilir olduklarını biliyorum.
Ayrıca tam bir beyefendi olan Utku Çakırözer ile yerel yönetim tecrübesi ve birikimi olan Dr. Jale Nur Süllü’nün Eskişehir haricinde tüm Türkiye'de atom karınca misali çalıştıklarını görmek ve bu çalışma hızını da taktir etmek gerekir. AKP Milletvekili Harun Karacan da zaten sürekli şehirde, halkın içinde çalışmalarını sürdürüyor.
Diğer milletvekillerimizi çok yakından tanımadığım için bir kanım olmamakla beraber, Eskişehir için ellerinden geleni yapmaya çalıştıklarını düşünüyorum; en azından haberlerden ve yorum yazılarından okuduklarım, vatandaş sohbetlerinde dinlediklerim bunu gösteriyor.
O zaman yüzde 95 memnuniyetsizliğin daha başka nedenlerinin de olabileceğini akla getirmek gerekiyor.
Mesela ben de; sadece bir tek nedenden bahsedeceğim, diğer nedenleri de zamanı gelince yazarız.
Bir kere milletvekillerini aday olarak halk belirlemedi veya partilerine göre parti üyeleri belirlemedi, adaylıkları parti genel merkezlerinde genel başkanlar tarafından kararlaştırıldı.
Tüm partilerin kendi tüzüklerinde olmasına rağmen, partilerin milletvekili aday adayları, partili üyelerin oy kullandığı “üyeli ön seçim” sistemiyle belirlenmiş olsaydı, memnuniyetsizlik yüzde 95 olmazdı.
Çünkü milletin-halkın-üyenin seçimi ile belirlenen adaya, millet-halk-üye sahip çıkar, milletvekili adayının seçilmesi için çalışır, emek harcar ve sonuna kadar yanında olur, seçildiğinde çalışıp çalışmadığı konusunda fikir sahibi olur, gerektiğinde eleştiri yapma hakkı olur, vekilin daha iyi çalışmasına katkıda bulunmuş olurdu.
Böyle olmadığı için, “seç(miş) gibi” sayıldığımız için, milletin vekili ile milletin kendisi biri birine yabancıdır, az çok tanısa bile zamanla yabancılaşır ve memnuniyetsizlikler de çoğalarak büyür.
SEÇMEN OLARAK ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİZ
Milletvekili adayı olmak isteyenlere öneri: Hangi partiden aday olmayı düşünüyorsanız, orada genel başkanın iki dudağı arasına sıkışıp kalmayın, parti içi demokrasi için, partinizde aday belirlemede “üyeli ön seçim” ile seçilmenin yollarını zorlayın ve bulmaya çalışın.
Buradan aday olarak çıktığınızda ve seçildiğinizde, her zaman sahiplenildiğiniz için, yüksek bir öz güven ile milletvekili görevi yapmış olursunuz.
Parti üyelerine öneri: Partinizden kimin milletvekili olmasını istiyorsanız, parti içi demokrasi için, partinizin “üyeli ön seçim” yapmasını sağlamak için, “yüce görev” ilkesi ile parti içinde ve dışında daha çok politika yapın ki, millet-halk vekilini gerçekten kendisi seçmiş olsun, yani siz seçmiş olun…
saglisolluhaber.com
