AK Parti'nin iz düşümü HÜDA PAR mı?

Geçtiğimiz Pazar günü yapılan seçimler, HÜDA PAR’ın Cumhur ittifakı içinde yer alması ve Milletvekili adaylarının AK Parti listelerinden gösterilmesi, Cumhur ittifakının Millet ittifakını PKK ile birlikte gösterme gayreti içinde yapıldı.

Hayat pahalılığı, enflasyon, yönetilemeyen işsizlik gibi öne çıkan konularda, seçim alanında baş edemeyeceğini gören Cumhur İttifakı, seçim stratejisini beka, terör gibi kavramlar üzerine konumlandırdı.

HDP’nin Millet ittifakı içinde yer almamasına, PKK terör örgütüne taviz anlamı taşıyacak hiçbir açıklaması, eğilimi olmamasına rağmen, Cumhur İttifakının HDP üzerinden Millet İttifakına yönelik kara propagandasının bir miktar milliyetçi seçmende karşılık gördüğü anlaşıldı.

Seçim alanında her şey toz duman oldu, sapla saman birbirine karıştı.

Yavuz hırsız, ev sahibini bastırdı.

Oysa ki; 

• Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesin Türk olduğu nitelemesinden vazgeçilmelidir. 
• Kürtçe, Türkçe ile beraber ikinci resmi dil olarak kabul edilmeli, aynı zamanda eğitim dili olmalıdır. 
• İlköğretim öğrencilerine okutulan, ırkçılık kokan ‘Andımız’ ve benzeri metinler kaldırılmalıdır. Muhtelif yerlerde yazılan ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ gibi yazılar silinmeli, "Bir Türk dünyaya bedeldir." şeklindeki ırkçı söylemlere son verilmelidir.  
• Başta vatandaşlık tanımı olmak üzere, anayasa ve sistemin bütün resmi literatürüne hâkim olan Türklük esaslı dışlayıcı ve ayrımcı söylem terk edilmelidir.  
• Eyalet sistemi, özerklik, federasyon gibi yönetim modelleri üzerinde serbestçe tartışılabilme, kabulü halinde bu  modeller uygulanabilmelidir  

şeklinde ifade edilen hedefler; Türkiye Cumhuriyetinin Türk Devletinin üniter devlet yapısına dinamit koymaya çalışan, Türk Milletini bölmeye, birliği zayıflatarak emperyalizme peşkeş çekmeye çalışan HÜDA PAR'ın parti programında yer alıyor.

Bu anlayışı meclise ise Sayın Recep Tayyip Erdoğan taşıdı. Olayları, düşünce ve anlayışları yakından takip etmeyen, edemeyen milliyetçi, muhafazakar, demokrat seçmenin bir bölümü de AK Partiye verdiği oylarla destek oldu.

Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın 2011 yılında özerklik, 2013 yılında eyaletler konusunda yaptığı, Lazistan, Kürdistan bezemeli konuşmalarını, 2012 yılında hazırlanan Anayasa Taslağında 66'ıncı madde de Türk vatandaşı ibaresine yer verilmediği hatırlanırsa, HÜDAPAR'a neden anlayışlı yaklaştığı, başta CHP olmak üzere Millet İttifakı bileşeni Üniterci, Milliyetçi partilere neden şiddetle karşı olduğu da anlaşılır.

Geriye dönüp, kurulduğu günden son bir kaç yıla kadar AK Parti'nin söylem ve icraatlarına bakıldığında, aslında HÜDA PAR'ın AK Parti'nin iz düşümü olduğu da görülür.

Ondandır Sayın Erdoğan'ın HÜDAPAR sevgisi.

Önümüzde, 28 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı seçimi var.

Türk Milleti,

Aklının, hafızasının, yıllardır oluşan milli şuur ve bilincinin hafife alınmasına izin mi verecek,

Yoksa;

Neo emperyalizme hizmet eden siyasal islamcı, muhafazakar makyavelist siyasetin, milliyetçiliğin arkasına sığınarak gerçek vatanseverleri itibarsızlaştırmasına, bu yolla Ülkenin Üniter yapısının, milli bütünlüğünün adım adım bozulması çabalarına dur mu diyecek?

saglisolluhaber.com