banner298

banner194

08.06.2021, 13:45

Eskişehir'de yoksulun ekmeği...

Eskişehir'de yoksulun ekmeğinden bir dilim daha aldılar

Milyonların beklediği müjde, müjdeyi seven Cumhurbaşkanımız tarafından açıklandı: “Vatana millete hayırlı olsun, 135 milyar metreküp doğal gaz rezervimiz daha oldu, 2023’te de çıkartılmaya hazır olacakmış.” Yandaş medyada bile bu ara gazın etkisi sönük kaldı. İlk Cuma akşamı, bir iki kanal hariç dile getiren olmadı. 

Buna karşın milyonlar dört gözle ve heyecanla Pazar günlerini bekliyor. Eskiden televizyonların yeni çıkıp yayılmaya başladığı yıllarda ‘Kaçak’ diye bir dizi vardı. Gerçekten insanlarımız dört gözle yayınlandığı günü ve saati beklerdi bu dizinin. Kaçak’ın her bölümü, ayrı bir heyecan ve aksiyon içerirdi, yıllar süren dizinin son bölümünde sokaklarda kimse kalmamış, in cin top oynamıştı. Şimdi de milyonlar Pazar günlerini iple çekiyor, mafya-siyaset-medya-ticaret ilişkilerini büyük bir heyecan ve reytingle izliyor. Ortaya yayılan pis kokular ve kirli oyunlar, tepeye kadar uzanan çorap söküğü gibi arkası gelecek olaylar zinciri, toplumun tüm kesimlerinde merakla izleniyor ve heyecanla bir sonraki bölüm bekleniyor. Bakalım bu filmin sonu nereye bağlanacak ve fatura kimlerin üzerine kalıp, kimler tarafından ödenecek? 

KORKU DAĞLARI AŞILIYOR

Demokrasi, özgürlük ve insan hakları konusunda araştırmalar yapan sivil toplum örgütü Freedom House’un 2020 raporuna göre 195 ülke arasında 146’ncı sıradayız ve ne yazık ki Afrika ülkesi Mali’den sonra, son 10 yılda dünyada özgürlüklerin en çok gerilediği ülkeyiz. Bu rapora göre Türkiye’nin genel özgürlük skoru 100 üzerinden 32 iken, internet özgürlüğü skorumuz ise 100 üzerinden 35. Yani sosyal medyada biraz daha özgürüz(!). İnternet üzerinden yapılan gündemdeki yayınların ülkemiz içinden yapılabileceğini tasavvur edebilir misiniz? Tabii ki edemezsiniz. Yurtdışından yayın yapıldığı için, yapan da rahat seyreden de; herkes rahatça köşesine çekilip izleyebiliyor. Keşke ortaya saçılanların hepsi yalan olsaydı da tüm dünyaya böyle rezil rüsva olmasaydık. Suçlanan kişilerin, kurumların çoğunlukla kayıtsız kalıp olanları üzerine almaması ayrı bir olay. Özellikle Twitter üzerinden yapılan yorumlara ve haber sitelerinin bu konuda yaptığı haberlerin altına yapılan yorumlara bakıyorum, inanın artık millet korkmuyor ve aklına geleni yazıyor, söylüyor; diğer taraftan korku dağlarının aşılmış olduğu taaa Fizan’dan görülüyor ve muhtemelen, bazıları için de yolun sonu görülüyor. 

Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün (Transparency International) ‘yolsuzluk algısı endeksi’ sıralamasında 1995 yılında en temiz 27’nci ülke iken, 2002 yılında 102 ülke içinde 64’üncü, 2021 yolunda ise 180 ülke arasında 86’ncı sırada yer bulabilmişiz. Bu yolsuzluk algısı endeksinde özellikle ve ne yazık ki son 8 yıl içinde sıralamada en çok gerileyen 5 ülke içindeyiz. 

Kişi başına düşen gelir, özgürlük, sağlık ve sosyal yardım imkanları, ortalama sağlıklı yaşam süresi, yolsuzluk karnesi, eğitim ve alım gücü gibi kriterlerin değerlendirildiği Birleşmiş Milletler Dünya Mutluluk Raporu hazırlanırken, tam 149 ülkeden insanlarla görüşülmüş ve bu rapor hazırlanmış. 2020 yılında dünyanın en mutlu ülkeleri sıralamasında 93’üncü sıradayken bu yıl, geçen yıla göre 11 basamak gerileyip 149 ülke içinde 104’üncü sıraya düşmüşüz. 

TÜRKİYE'NİN OTORİTERLEŞME RAPORU

İsveç merkezli V-Dem Enstitüsü'nün 2021 raporuna göre de ülkemiz son 10 yılda en çok otoriterleşme gösteren 10 ülke arasında 3’üncü sırayı almış durumda. Buna göre pandemide demokratik ülkelerin çoğu sorumlu davranırken, demokratik olduğu varsayılan 9 ülkede ciddi, 23 ülkede ise orta düzeyde uluslararası demokrasi normları zarar gördü. Türkiye, demokrasisi en ciddi düzeyde zarar gören ülkeler arasında sayıldı. Türkiye son 1 yıl içinde de en otoriterleşen ülkeler arasında. Rapora göre otokrasiye geçiş, söz konusu tüm ülkelerde benzer şekilde oluyor, seçimle iş başına gelmiş olan hükümet önce medya ve sivil toplum örgütleri üzerinde gücünü kötüye kullanıyor; üretilen kutuplaşma sırasında bu organlar baskılanıp kriminalize ediliyor ve sonunda hükümete bağlı olanları ile değiştiriliyor. Yanlış yönlendirici bilgilerin yayılması ile kurumların güvenilirliği zedeleniyor, bir yandan da muhalefete ve muhalif görüşlere saygı gösterilmemesi sağlanıyor. Ne kadar tanıdık geldi değil mi, sanki araya karbon kağıdı veya şablon konulmuş gibi güzelim ülkemizin başına gelenler. 

ESKİŞEHİR'DE EKMEĞE ZAM, YOKSULU DÜŞÜNEN YOK

Bu arada Eskişehir için taze bir konu, ekmeğe gelen zam konusunu irdeleyip konuyu bağlamak istiyorum. Garibanın, işçinin, memurun, emeklinin ekmeğine zam gelmiş. 200 gramı 1,5 liradan satılan ekmeğe, 230 gramı 2 lira olarak ayarlama yapılmış. Yani yüzde 15,9 zam uygulanmış, ekmeğimizden bir dilim daha gitmiş. Buradan hareketle ekmeğin 2002 yılındaki fiyatıyla günümüzü karşılaştırayım istedim. 2002 yılındaki en düşük memur ve memur emeklisi maaşları ile günümüzdeki maaşları arasında tüm maaşlarıyla kaç tane ekmek alabildiklerine baktım. Hemen hemen eşit olduğunu gördüm, bu temel gıdalarda da hemen hemen aynıydı.

Ancak aynı karşılaştırmayı Cumhuriyet altını ile yaptığımda, 2002 yılında en düşük maaşlı emekli memur maaşıyla 3,33 Cumhuriyet altını alabilirken, şu anki maaşıyla 1 tane bile değil 0,85 tane alabiliyor. Kısacası yoksul ve dar gelirliye ithafen: “Yatırım yapmak, birikim yapmak, çoluğuna çocuğuna gelecek hazırlamak falan senin neyine” deniyor. “Karnını doyurabilecek veya ölmeyecek kadar yemen yeter” deniyor. Son 20 yılda bu kesim yerinde saymış, lokmasının üstüne lokma koyamamış, ama diğer taraftan ne acıdır ki devletin kaynakları haksız ve adaletsiz şekilde dağıtılıp heba edilmiş.

Demokrasi ve özgürlüklerin geriye gidip, insanlarının fakirleştiği, mutsuz insanların çoğaldığı, işsizliğin tavan yaptığı, bir avuç gücü elinde tutan mafya-siyaset-medya şeytan üçgenindeki kişilerin her türlü yolsuzluğu yaptığı ve neredeyse halkın yarısının gözlerinin önünde olana bitene seyirci kaldığı bir ülkede yaşamak gerçekten zor ve bunlarla aynı zaman diliminde her şeyin farkında olarak yaşamak ise çok daha zor ve büyük bir şanssızlık.

saglisolluhaber.com

Yorumlar (0)
10
açık

Gelişmelerden Haberdar Olun

@