Dede Korkut Parkı'nda yogalı protesto!

Eskişehir'in Odunpazarı ilçesinde bulunan ve Türk Dünyası Vakfı'nın yönetiminde olan Dede Korkut Parkı'nda kadınların yoga yapmasının engellendiği ve yasak olduğu iddia edildi.

Bu iddianın ardından yurt genelinde tepkiler yükseldi.

AK Parti Eskişehir Milletvekili ve Türk Dünyası Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Nabi Avcı, Dede Korkut Parkı'nda basın açıklaması yaparak iddiaların gerçeği yansıtmadığını, herkesin yoga yapabileceğini ifade etti.

Nabi Avcı: Dede Korkut Parkı'nda yoga yapmak yasak değil! Okumak için linke tıkla: https://www.saglisolluhaber.com/eskisehir/nabi-avci-dede-korkut-parki-nda-yoga-yapmak-yasak-degil-h8413.html

Avcı'nın açıklamasından kısa süre sonra Dede Korkut Parkı'nda toplanan kadınlar, yogalı protesto gösterisine imza attılar.

Protestocu kadınlar adına yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

'CİMERE YAPILAN ŞİKAYET BAHANE'

"Yasaklar ülkesi Türkiye'de her gün yeni bir keyfi yasakla uyanıyoruz. Konserin, festivalin, eğlenmenin sudan bahanelerle ve "toplum", "genel ahlak" gerekçe edilerek engellenmesinin ardından parkta yoga yapmak da yasaklandı. Eskişehir Valiliğine bağlı Türk Dünyası Vakfı Dede Korkut Parkı'nda yoga yapan bir grup kadın Cimer'e yapılan bir şikayet bahane edilerek engellenmek istendi. Ardından açıklama yapan Türk Dünyası Vakfı parkta toplu etkinlik için herkesin izin alması gerektiğini söyledi.

'MATIMIZI ALDIK GELDİK HAYDİ ENGELLEYİN'

Biz sizin neden yoga yapanları engellediğinizi biliyoruz. Nedeni ne Cimer'e yapılan şikayet ne de halkın parktan eşit bir şekilde faydalanması. AnadoluFest'i neden engellediyseniz, Aynur Doğan'ın, Melek Mosso'nun sahneye çıkması neden engellendiyse, yoga yapanları da o yüzden engellemek istiyorlar. Ama bir şeyi kaçırıyorlar. Kadınlar sizin yasaklarınızı tanımadı, tanımaz. Bizler bugün matımızı kaptık yogaya geldik. Hadi bizi de engelleyin.

'ASLA YALNIZ YÜRÜMEYECEKSİN'

Eskişehir valisinin özgürlükleri kısıtlamaya yönelik bir süredir uygulamaya çalıştığı yasaklar, toplumsal barışı bozmaya dönük çabalardır. Valiliğin bu tavrı kadınların dayanışmasını bozamayacak. Bu yasakları da asla kabul etmiyoruz.

'KADINLAR BİRLİKTE BİRLİKTE GÜÇLÜ'

Ne giyeceğimize, kaç çocuk doğuracağımıza kadar karar verebileceklerini zanneden ataerkil zihniyet şimdi de nerede yoga yapıp yapacağımıza karışıyor. Daha önce de söyledik şimdi de söylüyoruz dilinizi de elinizi de bedenlerimizden çekin, kirli politikalarınızı bizim bedenlerimiz üzerinden sürdüremezsiniz. Çağdışı hiç bir yasağı kabul etmiyoruz.

'SUSMUYORUZ, KORKMUYORUZ, İTAAT ETMİYORUZ'

Eğlenmenin, şarkı söylemenin, neşenin, umudun yasaklandığı özgürlükler ülkesi Türkiye'de hiçbir şey serbest değil sanmayın elbetteki serbest olan şeyler var. Gerici vakıf ve cemaatlerin örgütlenmesi serbest, onların etkinlikleri serbest, örneğin Ensar Vakfında istismar edilmek, Süleymancıların yurdunda yanarak ölmek serbest. Bu yurtlarda kalan gençlere baskı yapmak serbest. Bitti mi bitmedi örneğin kadınsanız boşanmak istediğiniz erkek tarafından öldürülebilir, tacize, tecavüze, şiddete maruz kalabilirsiniz. Bir erkekseniz istediğiniz gibi bir kadını veya lubunu öldürebilir elinizi kolunuzu sallayarak gezebilirsiniz. Millet açlıktan kırılırken onlara altın musluklu evinizden hurmalı tarifler verebilir veya Sarayınızda şatafatlı yemek sofraları kurabilirsiniz.

Bu böyle gitmez, kadınlar buna izin vermez. Onlar istiyor ki kadınlar nefes almasın. Sadece evde otursun, temizlik yapsın çocuk doğursun ve hiç sesi çıkmasın. Yok öyle bize çizilen sınırları kabul etmiyoruz. Tüm parklar bizim. Biz kadınlar  matımızı alır Yogamızı yaparız. Şimdi gözlerimizi kapatıyoruz derin bir nefes alıyoruz, nefesimizi yavaşça verirken yaşasın kadın dayanışması diyoruz. Baskıyla kadınları durdurabileceklerini sananlar yanılıyorlar. Sesimiz bütün baskılara karşı eskisinden daha yüksek çıkıyor, kadınlar özgürleşiyor, örgütleniyor ve hesap soruyor. Geceleri de sokakları da parkları da terk etmiyoruz."

saglisolluhaber.com